“Verem halen ciddi bir halk sağlığı sorunudur”

“Verem halen ciddi bir halk sağlığı sorunudur”
Yayınlama: 10.01.2014
A+
A-

Verem Haftası dolayısıyla bir açıklama yapan İlçe Sağlık Müdürü Olcay Palak, veremin halen tüm dünyada ciddi bir halk sağlığı sorunu olduğunu dile getirirken, hastalığın tedavi edilmediği takdirde ölüme sebep olduğunu belirtti. Bir toplumun veremden korunmasının en etkili yolunun, verem hastalarının erken teşhisi ve başarılı tedavi olduğunu ifade eden Olcay Palak, iki-üç hafta veya daha uzun süreli öksürük şikayeti olan herkesin Verem Savaş Dispanseri veya diğer bir sağlık kuruluşuna başvurması gerektiğinin altını çizerek, “Ülkemizde verem ilaçları Verem Savaşı Dispanserlerinde ücretsiz olarak verilmektedir. Dört veya beş ilaçla 6-9 ay süre ile tedavi verilmektedir” dedi
verem haftası olcay palakÇerkezköy İlçe Sağlık Müdürü Dr. Olcay Palak, 5-11 Ocak tarihlerini kapsayan Verem Haftası dolayısıyla bir açıklama yaptı.
TEDAVİ EDİLMEDİĞİ TAKDİRDE ÖLÜMLE SONUÇLANIYOR
Açıklamasının başında, Verem ile ilgili bilgi veren Olcay Palak, verem hastalığının bulaşıcı olduğunu ve tedavi edilmediği takdirde ölüme sebep olacağını kaydederek, “Verem tüm dünyada halen ciddi bir halk sağlığı sorunu olmaya devam etmektedir. Dünya nüfusunun üçte biri verem basili ile enfektedir (vücuduna basili almıştır). Verem basili ile enfekte olanların yüzde 10’unun yaşamlarının bir döneminde verem hastası olma ihtimali vardır. Dünyada her yıl yaklaşık 9 milyon yeni hasta ortaya çıkmakta, 1.5 milyon insan veremden ölmektedir. Türkiye’de 2010 yılında 16 bin 551 tüberküloz hastası verem savaşı dispanserleri kayıtlarına girmiştir. Hastaların 10 bin 740’ında akciğer veremi, 5 bin 811’inde diğer organlarda verem tespit edilmiştir” ifadelerini kullandı.
BİR HASTA YILDA 10-15 KİŞİYİ ENFEKTE EDİYOR
Verem mikrobunun, güneş görmeyen ortamlarda, havada uzun süre canlı kalabildiğini dile getiren Palak, güneşten gelen ultraviyole ışınlarının verem mikrobunu kısa sürede öldürdüğünü de belirtirken, hastaların aksırma, öksürme ve hapşırmaları sırasında etrafa saçtıkları verem mikroplarının sağlam kişiler tarafından solunması ile hastalığın bulaştığını söyledi. Palak, tedavi olmayan bir verem hastasının her yıl yaklaşık 10-15 kişiyi enfekte ettiğini, enfekte olanların yüzde 5’inin 1-2 yıl içinde aktif verem hastası olduğunu dile getirirken, “Enfekte olanların yüzde 5’inde ise verem mikrobu vücutta sessiz olarak bekler. Vücut direncinin düştüğü durumlarda, vücutta beklemekte olan verem mikrobu çoğalarak verem hastalığına yol açar” dedi.
RİSK VE BELİRTİLER NELER
Verem hastalığına yakalanma riskinin hangi durumlarda arttığı ve hastalığın belirtileri hakkında da bilgi veren Olcay Palak, “Tedavi görmeyen verem hastası ile birlikte aynı evde yaşamak, kalabalık, havalanması iyi olmayan ev koşulları, yoksulluk, kötü beslenme, HIV/AIDS hastalığı, şeker hastalığı, vücut direncini azaltan diğer hastalıklar, sigara içmek, ilaç ve alkol bağımlılığı hastalık riskini artırır. 2-3 haftadan uzun süren öksürük, balgam çıkarma, kanlı balgam, ateş, gece terlemesi, iştahsızlık, kilo kaybı, yorgunluk, halsizlik, nefes darlığı, göğüs ve sırt ağrısı veremin belirtileridir” şeklinde konuştu.
İLAÇLAR ÜCRETSİZ OLARA VERİLMEKTE
İki-üç hafta veya daha uzun süreli öksürük şikayeti olan herkesin Verem Savaş Dispanseri veya diğer bir sağlık kuruluşuna başvurması gerektiğinin altını çizen Palak, “Bugün var olan ilaçlarla verem hastalarının tamamına yakını başarı ile tedavi edilebilmektedir. Ülkemizde verem ilaçları Verem Savaşı Dispanserlerinde ücretsiz olarak verilmektedir. Dört veya beş ilaçla 6-9 ay süre ile tedavi verilmektedir. İlaçların düzenli kullanılması esastır. İlaçların bir gün bile aksatılmaması gereklidir. Verem hastaları ilaçlarını düzenli olarak ve yeterli süre (6-9 ay) kullanmazlarsa verem mikropları ilaçlara direnç kazanabilir. Hastalar bu dirençli mikrobu sağlıklı insanlara da bulaştırabilirler. Dirençli verem hastalarının tedavisi çok daha pahalı, zor ve uzun sürede (ortalama iki yıl) mümkün olabilmekte ve bazen hasta kaybedilebilmektedir” diye konuştu.
ÇOCUKLARI HASTALIKTAN KORUMAK İÇİN VEREM AŞISI YAPTIRILMALI
Bir toplumun veremden korunmasının en etkili yolunun, verem hastalarının erken teşhisi ve başarılı tedavi olduğunu ifade eden Olcay Palak, çocukları verem hastalığından korumak için de BCG (verem) aşısı yapıldığını kaydederek, “Ülkemizde doğumdan sonra 2 ayını dolduran bebeklere yapılmaktadır. Mikrop çıkaran hasta ile aynı evdekiler, özellikle çocuklar için koruyucu tedavi verilir. Koruyucu tedavide tek ilaç (İzoniyazid) kullanılır. Koruyucu tedavi süresi genellikle 6 aydır” cümlelerini kullandı.

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.